Yeni Yenilikçi Tedavi Diyabeti Önler – apk haber

Diyabet Konsepti Yok

Diyabet, kanda yüksek düzeyde şeker (glikoz) ile karakterize edilen kronik bir durumdur. Vücuttaki glikoz miktarını düzenleyen insülin hormonundaki bir sorundan kaynaklanır. Diyabetin iki ana tipi vardır: Vücudun yeterince insülin üretemediği Tip 1 ve vücudun ürettiği insülini uygun şekilde kullanmadığı Tip 2 diyabet.

Babraham Enstitüsü’ndeki Liston laboratuvarından araştırmacılar yakın zamanda farelerde diyabet için önleyici bir tedavi üzerine bir çalışma yayınladılar. Stres kaynaklı hücre ölümünü önlemek için pankreas hücrelerindeki sinyal yollarını değiştirerek farelerde diyabetin başlamasını önleyebildiler. Terapi, her iki diyabet tipinde de ortak olan bir yolu hedefler ve bu da onu, klinik bir ortama tercüme edildiğinde büyük terapötik potansiyele sahip umut verici bir tedavi seçeneği haline getirir.

Liston laboratuvarında eski bir araştırma görevlisi olan Dr. Kailsah Singh, bulgularını şöyle açıkladı: “Sonuçlarımız, MANF’nin, tip 1 diyabetin ayırt edici özelliği olan adacıklardaki iltihaplanmayı önleyerek beta hücre hasarını önleyebileceğini gösteriyor.”

35 yılı aşkın bir süredir tip 1 diyabet gelişimini engellemeye yönelik başarısız girişimler olmuştur. Önceki yaklaşımlar, hastalığın otoimmün doğasını hedef almaya çalıştı, ancak İmmünoloji araştırma programında Kıdemli Grup Lideri olan Dr. Adrian Liston, daha sonraki aşamalarda bozulmaya sadece bağışıklık tepkisinden daha fazla neden olup olmadığını araştırmak istedi.

Liston laboratuvarı, hücre ölümünün diyabet gelişimindeki rolünü anlamaya çalıştı ve bu nedenle bu soruna, stresli insülin üreten pankreas hücrelerinin yaşayıp yaşamadığına karar veren ve dolayısıyla hastalığın gelişimini belirleyen yolları belirleyerek yaklaştı.

Umutları, strese bağlı bu ölümü durdurmanın bir yolunu bulmak ve yalnızca bağışıklık sistemine odaklanmaya gerek kalmadan diyabetin azalmasını önlemekti. İlk olarak, araştırmacılar, beta hücresi için yaşam ya da ölüm kararını hangi yolların etkileyeceğini bilmek zorundaydı. Önceki araştırmalarda, Manf’ı stres kaynaklı hücre ölümüne karşı koruyucu bir protein olarak ve hücrelerde Manf seviyesini belirleyen Glis3’ü tanımlayabildiler. Hastalarda tip 1 ve 2 diyabetin genellikle farklı nedenleri ve farklı genetiği olsa da, GLIS3-MANF yolu her iki durum için ortak bir özelliktir ve bu nedenle tedaviler için çekici bir hedeftir.

Manf yolunu manipüle etmek için araştırmacılar, AAV gen dağıtım sistemi olarak bilinen değiştirilmiş bir virüse dayalı bir gen dağıtım sistemi geliştirdiler. AAV, beta hücrelerini hedefler ve bu hücrelerin hayatta kalma yanlısı protein Manf’tan daha fazlasını yapmasına izin vererek, yaşam ya da ölüm kararını devam eden hayatta kalma lehine değiştirir. Tedavilerini test etmek için araştırmacılar, otoimmün diyabetin kendiliğinden gelişmesine duyarlı fareleri tedavi ettiler. Pre-diyabetik farelerin tedavi edilmesi, %58’den %18’e daha düşük bir diyabet gelişimi oranıyla sonuçlandı. Farelerde yapılan bu araştırma, insan hastalar için tedavilerin geliştirilmesinde önemli bir ilk adımdır.

Adrian Liston, “Bu özel yolu hedeflemenin önemli bir avantajı, hem tip 1 hem de tip 2 diyabette işe yarama olasılığının yüksek olmasıdır”, diye açıklıyor Dr. Adrian Liston. “Tip 2 diyabette, ilk sorun karaciğerde insülin duyarsızlığı iken, ciddi komplikasyonların çoğu, pankreasın beta hücrelerinin daha fazla insülin yapma ihtiyacı nedeniyle kronik olarak strese girdiği hastalarda ortaya çıkar. Erken tip 2 diyabeti bu veya benzer bir yaklaşımla tedavi ederek, geç evre tip 2 diyabette ana yan etkilere ilerlemeyi engelleme potansiyeline sahibiz.”

Referans: Kailash Singh, Orian Bricard, Jason Haughton, Mikaela Bjorkqvist, Moa Thorstensson, Zhengkang Luo, Loriana Mascali, Emanuela Pasciuto, Chantal “Manf’ın Pankreas Adacıklarının Beta Hücrelerine Gen Aktarımı NOD Farelerini Tip 1 Diyabet Gelişiminden Korur” Mathieu, James Dooley ve Adrian Liston, 16 Kasım, Biyomoleküller.
DOI: 10.3390/biom12101493

Çalışma, Biyoteknoloji ve Biyolojik Bilimler Araştırma Konseyi, Vlaams Instituut voor Biotechnologie ve Flanders Araştırma Vakfı tarafından finanse edildi.

Yorum yapın